27 Ocak 2011 Perşembe

25 Ocak 2011 Salı

    her şey eskiden güzeldi.gezmek,okumak,kavga etmek,küsmek hatta gülmek...çünkü o zaman aklınıza gelen her şeyi yalnız başınıza yapmazdınız mutlaka birileri olurdu ya da birilerinin mutlaka olacağı düşüncesi olurdu.şimdi ise çok farklı yüzlerce arkadaş ama birkaç tane dost var.onların da her istediğinde yanında olmayışı fazlasıyla can sıkıcı.kısacası bir gün dönüp baktığınızda yalnız olduğunuzu fark ediyorsunuz.dışarı çıkmak istediğinizde kimse yok ağlayacak gibi olduğunuzda başınızı yaslayacağınız bir omuz yok bir şeylere sinirlendiğinizde sizi yatıştıracak şefkat dolu bir ses yok espri yaptığınızda sizin kahkahanızdan başka gülüş yok ki o yalnızken pek kahkaha da olmuyor.ve git gide kırılgan olmaya başlıyorsunuz.hele de yeni insanlara kucak açtığınızda yaralanıyorsanız bu sefer de güvensizlik başlıyor.yani insanlığa saygınızı en kötüsü kendinize olan saygınızı kaybedip bambaşka biri halini alıyorsunuz.değişen dünyada içinizdeki çocuğu ihtiyarlatıyorsunuz.yani büyümek kötü bir şey çünkü git gide sizi dünden uzaklaştırıp düne bağlıyor...